Avcılık Teknikleri
Nasıl bisiklete binmeyi öğrenen bir insan bu becerisini bir daha unutmazsa aynı şekilde atıcılıkta kazanılmış olan melekeler de hiç bir zaman akıldan çıkmaz. İnsan bisiklete binmeyi öğrenirken başta tuhaf hareketler yapar ve bocalar. Korku hissinden kurtulamaz.
Ava yeni başlayanların durumlarını bununla rahatça mukayese edebiliriz.
Ancak avdaki davranışlar artık benimsenmeye başlandıktan sonra avcı avda rahatlıkla hareket eder hale gelir. Bunu iyi bir bisiklet binicisinin rahatlığı ile karşılaştırabiliriz. Korku denen duygudan ve tedirginlikten eser kalmamıştır. İyi bisiklete binen nasıl bisiklete binmesi gerektiğini düşünmezse iyi avcı-atıcı da nasıl atış yapacağını ve avlanırken nasıl hareket edeceğini düşünmez. Bu hareketleri büyük bir alışkanlık ve doğallıkla yapar. Artık omurilikte belirli bir refleks oluşmuş kaslar belirli hareketlere alışmışlardır. Tüfeği kaldırıp omuzlama gezdirme ve tetiği çekme artık büyük bir harmoni içersinde gelişmeye başlar.
Bundan sonraki bölümlerde belirtmeye çalışacağım noktalar av sırasında yapılması gereken hareketler dizini olarak ve egzersizler halinde çalışılacak olursaava çıkıp bocalayanlara en kısa zamanda gereken formu sağlar.
Bisiklete binmeyi öğrenirken de herkesin bir yol göstericiye ve yerinde tavsiyelere ihtiyacı vardır. Hiç bir usta gökten zembille inmeyeceğinden her spor dalında olduğu gibi iyi atıcı olmak için de gerekli çalışmaları yeter derecede yapmak gerekir. Halihazırda olan avcılık bazlı atıcılık becerisi de söz konusu hareketlerin bir antrenman havasında tekrarlarına dayanarak daha mükemmel ve olgun bir şekle sokulabilir.
Şüphesiz her avcının kendine göre bir atış stili vardır. Verilen bilgiler her avcı tarafından kendi stiline uydurularak en verimli hale getirilebilir.
Gerçekte atışlarda tesbit edilmiş bir standart söz konusu değildir.
Örneğin uzun kollu uzun gövdeli ve uzun boyunlu bir avcı ile kısa boyunlu tıknaz kısa kollu bir avcının atış stilleri muhakkak ki başka başkadır.
Ancak enternasyonal atış teknikleri "ekipman hangi yapıda olursa olsun avcının vücut yapısı ile bir bütünlük sağlanarak sonuca ulaşma" ilkesine dayanmaktadır.
Atışta en önemli unsurlardan biri psikolojik durumdur. Bedensel farkların atış üzerinde etkisi olmadığı halde ruhsal farklılıkların atış üzerindeki etkileri çok büyüktür.
Burada aceleci bir tiple sakin bir tipi esas olarak ayıt edebiliriz.
Aceleci tipler seri düşünüşlü olarak avantaja sahip gibi görünseler de acelecilik ve telaş vasıflarından dolayı av sırasında daha çok kısmet kaçırırlar. Bu bir anlamda atıcılığın temel kurallarının acele ile tam anlamıyla uygulanamamasından kaynaklanır.
Sakin tipler hareketlerindeki ağırlık nedeni ile bazı fırsatları değerlendirmekte gecikseler de rahat yaradılışları ile usulüne göre avlanır ve daha iyi sonuç alırlar.
Konu üzerine yazılmış kaynaklar incelendiğinde söz konusu kitapların sadece temel atış tekniklerine yer verdikleri gözlenebilir.
Orta dereceli bir avcıya nasıl tüfek kullandığını sorduğumuzda büyük bir olasılıkla bunun açıklamasını yapmakta güçlük çekecek veya hiç yapamayacaktır. Bazıları da bunun bir teknik olmadığı kendilerinde mevcut bir beceri olduğu savını ileri süreceklerdir.
Yabancı kaynaklarca yapılan araştırma ve gözlemler artık günümüzde av tüfekleri ile yapılan atışların esaslı temel kurallara dayandığı gerçeğini ortaya çıkartmıştır. Atış tekniğinde meydana gelen aksaklıklar yüzünden atışların isabetsiz kalması çoğu zaman ya bir şanssızlık olarak veya bir beceriksizlik olarak nitelendirilmektedir. Ancak esas neden atış tekniğinin yetersizliğinde veya yokluğunda aranmalıdır.
Atış tekniğine uygun iyi tüfek kullanan bir avcının saçmaları av için daima öldürücüdür.